Eritreli Abderezaq’ın Kulak Rekonstrüksiyonu Türkiye’de Gerçekleşti

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Afrika’da yaşayan Abderezaq Abdela Abdelqadır’ın (29) ekmek fırınında 2 buçuk yıl evvel çıkan hengame sırasında sağ kulağı ısırılarak koparıldı. Ülkesinde birinci müdahalesi yapılan hastanın kulağından kopan modül bulunamadı. Kulağın manzarasından rahatsız olunca uzun araştırmalar sonucunda 2 ay evvel ameliyat için Türkiye’ye geldi. Abdelqadır’a cilt dokusu kazanmak için operasyon öncesinde kulak ardındaki cilt bölgesine bir balon yerleştirildi. Akabinde hastanın kaburgasından modül alınıp, kulağındaki bu bölgeye yerleştirilerek hastaya yeni bir kulak yapılmış oldu. Şu anda sıhhat durumu âlâ olan hastanın ameliyatı 5 saat sürdü.

Eritre‘de fırın sahibi olan 29 yaşındaki Eritreli Abderezaq Abdela Abdelqadır’ın 2,5 yıl evvel bir arbede sırasında kulağının bir kısmı ısırılarak koparıldı. Ülkesinde birinci müdahalesi yapılan hastanın kulağından kopan modül bulunamadı. Ortadan 2.5 sene geçtikten sonra, Türkiye’ye tedavi emelli gelen hastanın kopan kulağının tamiri için Türk tabipler tarafından çok sofistike bir cerrahi süreç planlandı. Hasta İSÜ Medical Park Gaziosmanpaşa Hastanesi’nde Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Yakup Çil ve takımı tarafından tedavi edildi. Birinci ameliyatta kulak gerisi bölgesinden cilt dokusu kazanmak için hastanın kulak ardındaki cilt bölgesine ‘expander’ ismi verilen balon konuldu. Balon şişirilerek kâfi cilt yedek dokusu kazanıldı. Birinci ameliyattan yaklaşık 2 ay sonra hastaya ikinci ameliyat planlaması yapıldı. Hastaya 5 saat süren lakin çok gelişmiş ülke ve merkezlerde yapılabilen özel bir cerrahi süreç gerçekleştirildi. Ameliyatta kopan kısmındaki berbat dokular temizlendikten sonra hastanın kaburgasından modül alındı. Alınan kaburga modülü heykeltraş üzere şekillendirildi. Şekillendirilen kaburga, kulaktaki eksik kısma yerleştirildi. Kaburganın üzerine de daha evvel kulak ardındaki bölgesine konulmuş ve balon ile genişletilen cilt dokusu örtüsü getirildi. Bu basamakta alınan cilt dokusu, kendini besleyen özel damarı ile birlikte mikroskop altında hazırlanarak kulak bölgesine getirildi. Böylelikle sağ kulak bölgesinde meydana gelmiş olan kıkırdak ve cilt eksikliği sorunu tedavi edildi.

Afrikalı hastalarına tıpta hayli az yapılabilen güç bir operasyon gerçekleştirdiklerine dikkat çeken Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Yakup Çil, “Kalan kulağa ziyan vermeden, estetik imaja de dikkat ederek kompleks bir ameliyat gerçekleştirdik. Kaburgayı heykeltraş üzere şekillendirip kulağın eksik olan kısmına diktik. Hasta 4-5 ay içerisinde eski kulak görünümüne kavuşacak” diye konuştu.

‘ÇOK ŞİDDETLİ ISIRDI, KULAĞIMDAN BİR MODÜL KOPTU VE YERE DÜŞTÜ’

Olayı anlatan Abderezaq Abdela Abdelqadır, “Eritre’de fırın dükkanı sahibiyim. Çalışırken biri dükkanıma geldi. Tartışmaya başladık. Yanımda çalışan bir arkadaşım var. Oysa onun arkadaşımla bir hasımlığı varmış. Olay çıktı. Daha sonra tartışma çıktı. Onu tuttum. Gitmesi için onu dükkandan dışarı atmaya çalıştım. Ancak o gerimden gelerek kulağımı ısırdı. Çok şiddetli ısırdı. Kulağımdan bir modül koptu ve yere düştü. Orayı tekrar dikiş yapmak için hastaneye gittim. Fakat çok geçti. O kopan parçayı da bulamadıklarından yerine dikemediler” dedi.

‘BEDENİMİN BİR KESİMİ KAYBOLDUĞU İÇİN KENDİMİ DÜZGÜN HİSSETMEDİM’

Abdelqadır, “Hastaneye gittim. Hiçbir şey yapılmadı. 3 ay konutumda kaldım. O süreçte kulağım bu hale geldi. Vücudumun bir kesimi kaybolduğu için kendimi güzel hissetmedim. Ancak sonra bu duruma alıştım. Lakin imajımdan rahatsızdım. Türkiye’de bu süreçlerin en yeterli halde yapıldığını duymuştum. Ondan sonra her yeri araştırdım. İstanbul’da bu hastaneyi öğrendim. Geldim. Ameliyat çok uygun geçti. Hekimimden çok mutluyum. Artık o yüzden çok mutluyum” diye konuştu.

‘ÇOK ÖNEMLİ BİR AMELİYAT’

Yapılan operasyonu anlatan İSÜ Medical Park Gaziosmanpaşa Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Yakup Çil, “Hastamız 29 yaşında Eritreli bir erkek. Yaklaşık 2 buçuk yıl evvel bir arbede sonrasında kulağının ısırıldığı ve kulak kesiminin koptuğunu, kopan kesimin dikilmeye uygun olmadığı için kendi ülkesinde dikilemediği tabir edilerek bize müracaat etti. Natürel ki bu müracaat sırasında bizden ve tüm dünyadan görüşler alındı. Hasta Türkiye’yi tercih edince İstanbul’da ameliyatını gerçekleştirmiş olduk. Bu ameliyat sahiden çok önemli, çok sofistike süreçler gerektiren bir ameliyat oldu. Adeta da Vinci şifresi çözermiş üzere basamak basamak ilerleyip kulağı tekrar eski durumuna getirmemiz gerekti. Bu ameliyatın en büyük zahmetlerinden biri de kulağın bir kısmı kopmuş olduğu için kalan kulak kısmına ziyan vermeden yeni kulağı onarmaktı. Biz esasen kulak tamirini yapıyoruz. Tüm kulağı onarmak daha kolay lakin bir kısmını onarmak daha zor” dedi.

‘İLK BASAMAKTA HASTADA CİLT YEDEĞİ OLUŞTURABİLMEK İÇİN BİR BALON YERLEŞTİRDİK’

İki basamaklı bir ameliyat planladıklarını aktaran Prof. Dr. Çil, “İlk basamakta hastada cilt yedeği oluşturabilmek için kulak gerisindeki cilt bölgesine ‘expander’ dediğimiz bir balon yerleştirdik. Bu balon ile böylelikle yedek cilt dokusu kazanmış olduk. Birinci ameliyatı yaklaşık 2 ay evvel gerçekleştirdik. İkinci ameliyatta da çok kompleks bir planlama yapıldı. Alışılmış ki bu türlü bir süreci gerçekleştirirken tüm detaylara çok dikkat etmeniz gerekir. Kulağımızın içerisinde kartilaj yapı ve üzerinde cilt dokusu var. Biz bu iki yapıyı da onarmak zorundayız. Plastik rekonstrüktif ve estetik cerrahi konusundaki tüm bilgileri bu hastada yanlışsız bir formda kullanıp başarılı olmamız gerekiyordu” diye konuştu.

‘5 SAATLİK ÇOK ÖNEMLİ BİR AMELİYATLA GERÇEKLEŞTİRDİK’

İkinci ameliyatta hastanın kaburgasından kesim alındığını belirten Prof. Dr. Çil, “O kaburgayı bir heykeltıraş üzere şekillendirdikten sonra, kulağın eksik olan ‘kartilaj’ kısmının yerine o aldığımız kıkırdak dokusunu yerleştirdik. Onu yerleştirdikten sonra kulağın kalan kısmının estetik olarak çok güzel görünmesi için de kulağa bir cilt örtüsü getirdik. Onun için de tekrar özel bir süreç yaptık. Bu süreci yaklaşık olarak 5 saatlik çok önemli bir ameliyatla gerçekleştirdik. Hastamızın ameliyattan sonraki manzarası şimdiki periyotta bile estetik olarak çok âlâ durumda. Doğal ki ilerleyen süreçte 4-5 aylık bir dönemden sonra kulağın formu düzgünce eski kulağa emsal bir hale gelecek. Bu süreç, Amerika, İngiltere üzere çok gelişmiş tıp teknolojisine sahip ülkelerde gerçekleştirilebilecek çok üst seviye bir ameliyat. Türkiye’de İstanbul’da başarılı bir halde gerçekleştirilmiş oldu” tabirlerini kullandı.

Bu ameliyatların çok önemli ve kompleks ameliyatlar olduğunu lisana getiren Prof. Dr. Çil, “Biz bu türlü ameliyatlarda günlerce evvelden planlama yaparız ve sanal bir ortamda bu ameliyatı gerçekleştiriyormuş üzere hareket ederiz. Planlamayı yaptıktan sonra hastanın doğal ki kaburgasını alıyoruz. Hastanın damarı üzerinde dokuları kaldırıyoruz. Şayet ki biz o dokuları kaldırırken, tecrübe ve deneyimlerimiz kâfi olmazsa damara ziyan veririz. Yaptığımız ameliyat büsbütün başarısız olur, tüm emeklerimiz boşa gider” dedi.

‘HASTANIN AHENGİYLE BAŞARILI BİR AMELİYAT GERÇEKLEŞTİRMİŞ OLDUK’

Prof. Dr. Çil, kulak rekonstrüksüyonun en büyük sorununun büsbütün kaybolmuş kulağı onarmaktan daha güç olduğunu belirterek “Çünkü biz kalan kulağa da hiçbir ziyan vermeden, estetik bir sorun oluşturmadan, başka kulağa da misal biçimde bir görünüm oluşturmak için yeni sofistike ve çok kompleks bir ameliyat yapmak zorundayız” dedi.

‘HASTAMIZDA AMELİYAT SONRASI CERRAHİ BİR KOMPLİKASYON GÖZLEMLEMEDİK’

Prof. Dr. Çil, “Hasta 2 buçuk yıl evvel bu problemli durumu yaşamış. Genç bir hasta. Bu durum doğal çok büyük bir gerilim kaynağı oluşturan durum. Artık ameliyat sonrası çok keyifli. Hastamızda ameliyat sonrası cerrahi bir komplikasyon gözlemlemedik. Hastamızı bu süreçte artık taburcu edeceğiz. Kendi ülkesine artık üç aylık bir dönemin sonunda dönme imkanını yakalayacak ve artık kulağa vakit içerisinde eski kulağına misal bir hale gelecek” diye konuştu.

‘TÜRKİYE’DE GERÇEKLEŞTİRİLMESİ İTİBAR AÇISINDAN ÇOK ÖNEMLİ’

Prof. Dr. Çil, son olarak şunları söyledi:

“Böyle sofistike ve kompleks bir ameliyatın İstanbul’da, Türkiye’de milletlerarası seviyede başarılı bir formda gerçekleştirilmesi, itibar açısından çok değerli. Ülke itibarı açısından sıhhat düzeyimizin hangi seviyede olduğumuzu göstermek açısından memleketler arası düzeyde çok kıymetli bir durum.”